Welcome to Our Website

Ailece saçmalıyoruz

Müjde Işıl – Cem Yılmaz, Şahan Gökbakar, Yılmaz Erdoğan ve Ata Demirer kare asının liderliğindeki komedi dünyasına yeni bir soluk getirdi Ali Atay “Ölümlü Dünya” ile. “Guy Ritchie eğer buralı olsaymış” diyerek çektiği filmde hem seyirciyi kendine yaklaştıran hem de ona mesafe koyan, absürt bir suç komedisine imza attı. Atay ile Feyyaz Yiğit, Aziz Kedi, Volkan Sümbül ve Ali Demirel’in birlikte imza attığı senaryo, sinemamızda görmeye alışkın olmadığımız türde saçma ve akıcı bir mizah ile aksiyon içeriyordu. Ve filmin devamı da gelmekte pek gecikmedi. Ama “Ölümlü Dünya 2” aslında dijitalde gösterilecek bir proje olarak anlaşılmışken dijital kanalın yerli yapım kısıtlaması üzerine, öncülü gibi perdede seyircisiyle buluştu. Kime niyet kime kısmet durumu oldu yani.

Sıradan insanlar görünümlü katiller ailesinin evlatlarından Zafer, örgüt tarafından kaçırılınca aile de onu kurtarmak üzere harekete geçiyor ikinci filmde. Zafer ile değiş tokuş yapacakları usb’leri ele geçirmek için dört suç liderinin peşine düşen aile, beceriksizlikleri yüzünden türlü türlü aksilikle karşılaşıyor.

Benzer formül

“Ölümlü Dünya 2” ilk filmin formülünü devam ettirerek sırtını ona yaslıyor. Boney M.’in “Rasputin”inden Yeşilçam müziklerine, mizah tarzından aksiyonuna kadar ilk filmin bir nevi tekrarını uyguluyor. Ali Atay, Feyyaz Yiğit ve Aziz Kedi’nin senaryosu yine akıcı ve absürt ama ilk filmin etkileyiciliğinden uzak. Bunda iki neden öne çıkıyor: İlk filmin formülüne sadık kalmak isterken tekrara düşmek ve nasılsa seyirci gülüyor diye belaltı esprilere bel bağlamak (ve evet, salonda en çok bu belaltı espriler kahkaha topladı çoğunlukla). Tekrara düşmek belki daha açıklanabilir bir mazaretken bunca kıvrak zekâdan bu kadar basit espriler çıkması, hayal kırıklığı yaratıyor. Ailenin soyadı olan ‘mermer’den bile dillere pelesenk olan mizah çıkarabilen ilk filmin yanında daha kolaycı bir yol tercih edilmiş bu kez. İlk filmin aksiyonda da daha iddialı olduğunu söylemek gerek. O ünlü baskın sahnesinin ikinci filmde muadili neredeyse yok. Roketli bölüm ve havalimanı sahnesi güldürse de o etkiye ulaşamıyor. Ali Atay filmin başında Doğu Demirkol’un kaçma sahnesinin, kendi oynadığı “40”a benzerliği de gözlerden kaçmıyor.

Filmin öne çıkan özelliği, oyuncularının parlak performansı. İlk filmin kadrosu hemen hemen korunmuş. Ahmet Mümtaz Taylan, İrem Sak, Alper Kul, Sarp Apak, Doğu Demirkol, Feyyaz Yiğit ve Mehmet Özgür karakterlerine yine başarıyla hayat veriyor. Kadroya yeni eklenen Reha Özcan ve Giray Altınok da ekibin enerjisini yükseltiyor. İlk filmde Meltem Kaptan ve İrem Sak üzerine kurulu olan kadın ağırlığı ikinci filmde sadece Sak’a emanet edilmiş ve buna uygun bir finale bağlanmış. Hepimizin gülmeye ihtiyacı olduğu zamanda “Ölümlü Dünya 2” de kendisinden beklenen vazifeyi yerine getirmeye çalışıyor. İlk film gibi replikleri ezberlenir mi bilinmez ama bu oyuncu kadrosunu perdede izleme fırsatını da değerlendirmek lazım.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir